Kayıtlar

Eylül, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

VİCTOR JARA

Resim
Víctor Lidio Jara Martínez (28 Eylül 1932, Chillán Viejo, Bío-Bío bölgesi - 16 Eylül 1973), Şilili şarkıcı ve müzisyen. Şili kültür ve müziğinde son derece önemli etkileri olmuş bir sanatçıdır. Hayatı ve müziği ülkesinin aynası olmuş, iςinde yaşadığı zamanı ve felsefesini yansıtmıştır. Victor Jara Santiago'da Lonquén köyünde doğmuştur. Ebeveynleri ςiftςidir. Babası Manuel basit bir kahya iken, annesi Amanda ailesinin geςimi iςin çok sayıda işte çalışmıştır. Birçok ailede olduğu gibi babası alkol problemleri çekmekte ve annesine kötü muamele yaρmaktaydı. Babası aileyi terk ettikten sonra annesi Amanda ailenin bakımıyla tek başına ilgilenir. sozkimin.com Annesi Victor Jara'nın hayatında çok önemli bir parçadır. O da şarkı söyleyip, gitar çalmış, bunları ve şili folk müziğini oğluna öğretmiştir. Annesiyle beraber geςirdiği zamanın, müzik hayatına adım atmasında çok önemli etkileri olmuştur. Annesinin ölümünden sonra muhasebe eğitimini yarım bırakmış ve ilahiyat okumak istemiş,

YARIN ÇOK GEÇ OLABİLİR

Resim
“Söz konusu vatansa gerisi teferruattır” diyor, büyük önder, Atatürk Vatanın varsa özgürsün, vatanımız varsa biz varız… Durum böyleyken, bu kutsal vatanın,hakkaniyetle, liyakat esas alınarak yönetilmesi için gereken ne varsa yapmak her vatan evladı için bir borçtur. Dün omurgalı sandıklarımız, bugün omurgasız çıkmışsa, dün yönü belli iken, bugün yönünü değiştirip, birilerine payende olup, mecliste yer alabilmek adına, yönünü; hırsı ve koltuk uğruna değiştirmiş ise hiç çekinmeden, sende yönünü vatan sevdalılarının yönüne çevireceksin. Dün öyleydi, bugün böyle diyenlerin yakasına yapışacak, birlikte hareket edeceksin, meşru dairede hesap soracaksın. Bu mihvalde takdir edersiniz ki, bugün bu dediklerimi siyasi bir ayağınız olmadan yapmanız çok zor. Siyasetin dışındaki arkadaşlarımıza oturup bekleyin demiyorum tabiki. Ancak sağ veya sol cenah diyerek, ki bunu düşünecek zaman bu zaman hiç değil, bu ve bu gibi hususlara takılmadan, geçmişte sağ görüşlü birisinin ülkesinin çıkarları adına

Reis

Resim
<div><iframe width="540" height="360" src="http://www.kizoa.com/embed-217127587-7493228o1l1" frameborder="0" allowfullscreen></iframe><br /><a href="http://www.kizoa.com/Movie-Maker/d217127587k7493228o2l1/reis"><b>Reis</b></a></div>

ESNAF VE DURUMU

Resim
     Genel manada   esnafların yanına gittiğinizde   klişe olarak selam verilir, hal hatır sorulup, o sorulmuş olmak için sorulan malüm   soru gelir “işler nasıl?” Son iki veya üç yıldır, küçük ve orta ölçekli esnafın yanına gidip, işleri ile alakalı olarak sohbet etmek, kendisi ile sohbet ettiğiniz esnafa hakaret haline geldi. Çünkü ekonomisi   öyle berbat şekilde yönetilen bir ülke varki ortada, yandaş isen uçuyor, değil veya ikili ilişkelerde, beceriksizsen batıyorsun, ortası yok. Ya sürünecek, ya yalaka olup parayı bulacaksın, tabi zaman zaman yöresellikte bu işlerin içine giriyor.      Ülkemizin tarihine baktığımızda hiçbir zaman tarihte bu ülke bu kadar baskı altında ve bu kadar kötü ekonomi ile yönetilmedi, evet 2000 krizini unutmadık fakat bugün de ondan aşağı değil, hatta fazla.   İnsanlar ekmek parası kazanmak, hayal ve hedeflerini gerçekleştirmek adına iş yerleri açıyorlar, fakat tam ülkeyi yönetenlerin ekonomik anlayışlarını pek hesaba katmadıklarından, bir zaman s

SİYASET

Resim
      Sevdiğiniz dost ve arkadaşlarınızla birlikteysek, olmaz ise olmaz muhabbetlerin başında gelir siyaset. Konuşmadan, yorumlamadan mümkün değil. Hele bir de çaylar ardı ardına geliyorsa... Bugünlerde zaten insanların canının yandığı ve dertli olduğu, konuşmak için sıranın kendisine gelmesini beklediği, konuşmak isteyip, içini dökmek istediği elzem zemini barındıran ve konulardır siyasi konular. Bizim ülkemiz insanı için de en uygun ortak konulardandır siyasi konular, illaki herkesin iyi veya kötü, az veya çok diyecekleri vardır siyaset üstüne.    Tam da burada siyasete gerçekten girmek mi lazım, yoksa uzaktan çay ile birlikte sallamak, ahkam kesmek mi?  Ben bilal oğlan gibi siyaset bilimci değilim ama  ailem siyasetin içinde olduğundan ben de az çok yıllardır siyasetin için deyim. Üniversite yılları'da dahil, siyaset içerisinde belli kademelerde, bunun örneklerini, sorumluluk noktasında defalarca yaşamış bir insanım. Bana böyle bir soru geldiğinde veya sohbet esnasında d

DİNCİLER VE DİN İSTİSMARI

Resim
Bugün internette surf yaparken, bir ayet gözüme ilişti ve okudum, ayet beni adeta sarstı ve üzerinde düşünmeye sevk etti, aklıma gelen, düşündüğüm şeylerin hepsini buraya yazmaya kalksam ne ellerim klavye’ye yetişir, ne de ben düşüncelerimi buraya sığdırabilirim. Peki, hangi ayet bu? Cenabı Allah, Fatır suresi 5.Ayet’de aynen şöyle diyor; “Ey insanlar, Allah'ın vaadi haktır! O halde iğreti dünya hayatı sizi sakın aldatmasın! O yaman aldatıcı, o çok gururlu, sizi sakın Allah ile aldatmasın.” Bugün tam da bu ayetin işaret ettiği günleri yaşamıyormuyuz, dibine kadar içindeyiz.  Ben ilkeleri ve imanı olan bir insanım, ayet bana bir şey söylüyorsa sorgulamaz, biat eder, üzerine eleştiri yapmadan, işaret ettiğine bakar dikkat ederim.  Din dün olduğu gibi, bugünde insanların yumuşak karnıdır, yani bizim insanımıza din veya dini bir şey söylediğinde teslim alman çok kolaydır, çünkü toplum olarak hassas olduğumuz, elimizin ayağımızın düştüğü konudur din. En etkili silah’ta diyebiliriz. D

KAVRAMLAR VE BİZ

Resim
    Geçmişten bugüne bizleri öyle güzel kavramlar içerisinde boğmuş, ayırmış ve ötekileştirmişlerki, bugün tam olmasa da bir nebze olsun biz bu kavramların içerisinde boğulmuyor, birbirimize destek oluyoruz.   Bununla birlikte bunun çabasını vermeyen de yok dersek o da olmaz, maalesef birileri hala ötekileştirmenin ayırmanın peşinde. Zatışahanelerinin tarafı ve diğerleri diye bölündük, bir de kutsal ittifakları’da var, birisi diğerine dün hakaret edip, aklından şüphe ediyordu, bugün bir bakıyorsun diğerine koltuk değneği olmuş destekliyor, sorarsan kılıf da hazır, vatan için, devlet adamlığı yapmış, bak sen.   Adama sormazlar mı sen devlet adamıydın madem, ağzına yakışıyormuydu o küfürler? hakaretler? Diğeri hali hazırda cumhurbaşkanı veya başbakandı neticede! Hadi geçtim, böyle fır döndülük yakıştımı sana ey devlet adamı. Hal böyle fakat tartışamazsın, çünkü içlerinde öyle bir kültür var, dün yaptığı hakarette doğruydu, bugün birlikte olması da doğruydu J    Bizim konumuz kavra

DİK DURABİLMEK EMARESİ

Resim
      İnsanlarda gördüğüm kolaycılık, sorgulamama, buna rağmen körü körüne inanmaları,beni deli ediyor, adeta çıldırıyorum. Kendi kendime sıoruyorum, bu insanlar neden yaşadıkları hayatı, yaşadıkları toplumu, hatta içinde bulunduğu sistemi sorgulamaz. Bu kadar memnuniyetsizken, olaylara karşı neden tutarsız ve eyvallahçı olurlar? Eğer bizler toplum bireyleri olarak bir arada yaşıyorsak, ki öyleyiz, sorgulamak ve eleştirmekte toplumdaki her bireyin en tabi ve en doğal hakkıdır, fakat insanlar beyinlerini biraz çalıştırmaktan, zorlamaktan,seçici davranmaktan imtina ediyor ve neticesinde de kendisine dayatılan sisteme körü körüne biat ediyor, doğru kabul ederek yaşıyor. Sonuç mu? Sonuç işte şu anki içinde yaşadığımız durum.     Umudunu ve inancını kaybeden insan, herşeyini kaybetmiş demektir. Hiç bir zaman, umut bitmez, umut olduğu sürece yaşamımızı sürdürebiliriz. İnanarak yaşamanın tadına varmak herkeze nasip olmaz. Değiştirebileceğimize ve değişebileceğine inandığın dakika, her şe