DİNCİLER VE DİN İSTİSMARI

Bugün internette surf yaparken, bir ayet gözüme ilişti ve okudum, ayet beni adeta sarstı ve üzerinde düşünmeye sevk etti, aklıma gelen, düşündüğüm şeylerin hepsini buraya yazmaya kalksam ne ellerim klavye’ye yetişir, ne de ben düşüncelerimi buraya sığdırabilirim. Peki, hangi ayet bu?
Cenabı Allah, Fatır suresi 5.Ayet’de aynen şöyle diyor;
“Ey insanlar, Allah'ın vaadi haktır! O halde iğreti dünya hayatı sizi sakın aldatmasın! O yaman aldatıcı, o çok gururlu, sizi sakın Allah ile aldatmasın.”
Bugün tam da bu ayetin işaret ettiği günleri yaşamıyormuyuz, dibine kadar içindeyiz. 
Ben ilkeleri ve imanı olan bir insanım, ayet bana bir şey söylüyorsa sorgulamaz, biat eder, üzerine eleştiri yapmadan, işaret ettiğine bakar dikkat ederim. 
Din dün olduğu gibi, bugünde insanların yumuşak karnıdır, yani bizim insanımıza din veya dini bir şey söylediğinde teslim alman çok kolaydır, çünkü toplum olarak hassas olduğumuz, elimizin ayağımızın düştüğü konudur din. En etkili silah’ta diyebiliriz. Din siyasetin, ekonominin, ne düşünürseniz düşünün, teröristin bile amçlarının içine yedirebileceği katkı unsurudur. Keza Terörist başı hatırlarsanız, Urfa’ya İlahiyat fakültesi açılmasını istemişti. Allah deyip, sizi bir yerlere yönlendiren insanlara dikkat edin, onların tek hedefleri, kendi çıkarlarıdır. Sana Allah der, din der, fakat sana sorgulatmaz, araştırma yapmana izin vermez, kendisine biat etmeni ister. Şunu okuma der, bunu dinleme der, sen dediğimizi yap, yeter der. Bununla birlikte Kuran ne der, içeriği ile işi olmaz, o ona bakmaz, bilir ama uygulamaz. Onun bir hedefi vardır, o sadece hedefini, amacını bilir, oraya focuslenmiştir, hatta yeri gelir, Kuranı kerimi, ilk öğretim kitabı gibi eline alır ve sallar, amaç belli, kitapla bir işi yok, hedef ve amaç başka… Din ve dini imgeler en güzel kullanılır malzemeler ve en etkili malzemelerdir, her yere, her zemine uyar nasıl mı? Para kazandırır, hatta hesabını bilemeyeceğin kadar kazandırır, makam, mevki sahibi yapar, sen bile inanamasın nerelere geldiğine, açılmayacak kapıları açar, ama bunların hepsini yapanlara dinci, gerçek samimiyeti ile Allah için, onun rızası için karşılıksız yapan, kuran ve peygamber aşıklarına ise dindar denir. Bu ikisi çok farklıdır, birincisine çok dikkat etmek gerekir. 
Camilere ve kurslara bir bakın para istismarı oralarda, çocuk istismarı, aldatmak, hırsızlık, yalan, talan, hepsi buralardan çıkar. Örneğin mercümek olayı, örneğin deniz feneri olayı, örneğin yimpaş olayı, ihlas holding mağdurları, bunların ortak buluştukları yer neresi? Din istismarı. Bunlar hep din dedi, Allah dedi, milleti soyup gittiler, sonuçta kapılarda milyonlarca birikimi kaybeden, bunlardan yanlış gelmez diyen insanlar… 
Bakıyorsunuz size, peygamberimizin iki hurma ile doyduğunu, sadece bir hırkası olduğunu anlatanlar ki yüzlerce kez anlatanlar, bugün lüks havuzlu villarda oturup, escortlu S kasa Mercedesler ile yol alıyorlar.
Yapılacak olan şudur, Allah ile, din ile aldatan bu dincilere, bu din istismarcılarına aldanmamak. Kuranın mealini okumak, hadisler ışığında yol almak, güvenilir kaynaklardan devamlı beslenerek, hayatımızı ve yaşantımızı biçimlendirmek.